Atatürk’ün DEV Portresi – Erzincan

English »

Son gelişmeler »

Dünya’nın en büyük portresinin ATATÜRK‘ümüzün portresi olduğunu biliyor muydunuz?

Fotoğraflarını aşağıda görebileceğiniz 7500 metrekare (176m x 43m) alan kaplayan dev ATATÜRK portresi, 1982 yılında Erzincan’da kısa dönem askerlik görevini yaparken Ressam Mustafa Aydemir tarafından hayal edilmiş ve projelendirilmiştir.

Bu projeyi 30 günde ve hiç para harcanmadan yapacağını iddia ettiği, projesini zorlukla komutanlarına kabul ettirdiği ve dağa çıkıp 3,000 gönüllü askerle iddiasını gerçekleştirdiği bir projedir.

Kendisine izin veren Tugay Komutanı Rahmetli Hidayet Güngör’e, Emekli Albay Yılmaz Bahar’a ve Teğmen Eyüp Aslan’a (şimdi Emekli Albay) teşekkür borçluyuz, sağ olsunlar var olsunlar.

Bu dev eser Dünya’nın en büyük portresi olmasına aday bir yapıttır. 13,000 metreden “Google Earth” ten görünebilmektedir.

Portreyi yapan sayın Mustafa Aydemir’in, 27 yıl sonra, kendi ağzından anlattığı hikayesini aşağıda bulabilirsiniz. Bu eserde emeği geçmiş diğer beş silah arkadaşına daha  ulaştım; Ömer Lütfi Genç, Gürşat Kale, Bahri Yıldız ve Cihat Ersan, onlara da sonsuz teşekkürler…

Tabi bu işin yapılması izin veren ve adlarını bilmediğim diğer değerli komutanlarımıza ve bu işte bilfiil çalışmış diğer askerlerimize de çok teşekkür ederiz.

Umarım bu değerli, DEV ATATÜRK eseri, 27 yıl sonra kamuoyunun ilgisini çeker ve bir televizyon belgeseli olarak ortaya çıkar.

En büyük amacım, bence Dünya mirası niteliğindeki bu eserin öncelikle Türkiye’de, sonrasında tüm Dünya’da bilinmesini ve hak ettiği değeri görmesini sağlamak. İkinci amacım da bu arkadaşları bir araya getirmek ve bir belgesel hazırlanmasına öncülük etmek.

Çok kısa zamanda bana vermiş olduğunuz manevi destek için sizlere çok teşekkür ederim.

Buraya tıklayarak Google maps servisi aracılığıyla bu eseri inceleyebilirsiniz.

Buraya tıklayarak portrenin oturduğu tepenin 1/100.000 ölçekli MTA jeoloji haritasına ulaşabilirsiniz.

Lütfen yorumlarınızı paylaşarak ve bu esere göstereceğimiz saygıya bir katkıda bulunun.

Saygılarımla,
Dr. Sezgin Aytuna
www.aytuna-consulting.com

Atatürk\'ün portresi, Erzincan

Sezgin Aytuna tarafından 10 km uzaklıktan telefoto lens ile çekilmiştir.

Atatürk\'ün portresi, Erzincan

Sezgin Aytuna tarafından 10 km uzaklıktan telefoto lens ile çekilmiştir.

Atatürk\'ün portresi, Erzincan

Sezgin Aytuna tarafından 10 km uzaklıktan telefoto lens ile çekilmiştir.

Atatürk\'ün portresi, Erzincan

Google Earth programında 1500 metre yükseklikten görüntülenmiştir.

Atatürk\'ün portresi, Erzincan

Google Earth programında 2500 metre yükseklikten görüntülenmiştir.

Atatürk\'ün portresi, Erzincan

Google Earth programında 7500 metre yükseklikten görüntülenmiştir.

71 Yanıt to “Atatürk’ün DEV Portresi – Erzincan”

  1. Mustafa Aydemir Says:

    Sezgin Bey,
    27 yıl sonra da olsa, hiç olmazsa ülkesinin dağlarına yapılmış bir portreyi merak eden, bunu önemseyen ilk insan olmanızdan dolayı sizi kutluyorum. Biliyormusunuzki değil bütün Türkiye, Erzincan’lılarımız bile bu portreyi merak etmemiştir. Doğalki bunu ilk hayal edeni, kafayı bu portreye takanı ve bunu oraya çakanı da! Oysa hepimiz biliyoruzki uygarlığın temeli merak etmektir. Bizler hiçbir şeyi merak etmediğimiz içindir ki bilimde, keşifte, sanatta, ekonomi ve yaşam standartlarında bu kadar geri kaldık. Bu portreyi ben 1982 yılında kısa dönem askerliğimde (29 günde) yaptım. Toplam 3000 gönüllü asker bu portrenin yapımında çalıştı. Şimdi bilmiyorum ama yapıldığı zaman dünyanın en büyük portresi idi. Portrenin boyu 176 metre, alanı 7500 metrekaredir. Sadece beyaz ve siyah renkler için 100′er ton boya harcanmıştır. Ama işin ilginç yanı tüm portre için hiç para harcanmamıştır. Sizin gördüğünüz resim, benim hayalimin (veya projemin) sadece 1. kısmı idi. Oysa ben orada, o resmin askerler ve kent üzerindeki moral etkisini düşünerek hareketli ve sesli bir portre tasarlamıştım. Bu da Dünyadaki böylesi ilk uygulama olacaktı, ama bunun için minik sayılabilecek bütçeyi Genelkurmay maalesef çıkartamadı ve resim öylece kaldı. Portrenin kendisi bir yana, yapımı ve yapım aşamaları gerçekten bir belgesele konu olacak kadar ilginçtir. Portre kireç taşından degil, cıvarın 7 dağdan elle toplatılan taşlarından yapılmıştır. Dağın kendisi gevşek toprak zemindir, ayrıca engebeli ve hayli diktir. Erzincan deprem riskli bir ilimiz olduğundan, dağda uyguladığım (o muazzam ağırlığın yıllar içinde kaymasını önleyecek) statik mühendislik tedbirleri sanıyorum ressamlığımdan daha fazla önem arzetmiştir. Ben bu resmin yapımını özellikle bana inanan ve bana bu imkanı veren o zamanki Tugay komutanımız (şimdi rahmetli) sayın Hidayet Güngör’e ve Erzincanlı tabur komutanımız (şimdi kendisi emekli albaydır) sayın Yılmaz Bahar’a borçluyum. Sonra sırasıyla Eyüp Teğmenimiz gibi nice idealist subayımız ile dağın zor şartlarında çalışan binlerce askerimize tabiki.. Paşamız, resim bitince ödül olarak, benim (ve ekibimin) tezkerelerini imzalayıp bizlere verdi. Ayrıca benim bu portreye imzamı atmamı emretti. İlk defa bir emre karşı gelerek bunların hepsini reddettim ve askerliğimden normal süresinde terhis oldum. Çünkü ben bu resmi bir ödül almak için değil, özgürlüğümüzü borçlu olduğumuz kişiye minik bir borç ödeyebilmek için hayal etmiştim. Ayrıca bu resme küçük bir taş koyanı o resme gönlünü bağlayanı da düşünerek ona bir imzayla tek başıma sahip çıkmak istemedim. Bugün de olsa aynı şeyi yaparım. Sezgin Bey bu portreyle ilgili anlatılacak elbette çok şeyler var. Ben size sadece ön bilgi olarak bunları geçiyorum. Umarım belgesel fikriniz hayata geçer ve milletimizin bu portreden haberi olur. En kısa sürede tanışacağımızı ümit ederek sizlere en derin sevgi ve saygılarımı sunuyorum. Ayrıca Eyüp Teğmenimizle (albayımızla) yeniden karşılaşmak ve görüşmekten mutluluk duyarım.
    Selamlar.
    Mustafa Aydemir

  2. Bülent Başol Says:

    1982 dan beri orada duran devasa bir eserden kimsenin haberinin olmaması enteresan.

    Sezgin’e çok tesekkurler.

  3. Şükrü Boğut Says:

    Sezgin Beyi bu eseri bunca yıl sonra ortaya çıkarmasından dolayı kutlarım.

    Eserin Türkiye tanıtım film ve broşürlerinde yer almasını öneririm.

    En etkili tanitimin da halen “Google Earth” ile yapılmakta olduğunu ve bu bağlantı adresinin de yayınlamasini dilerim.

    Şükrü Boğut

  4. Latif Vrana Says:

    Belki biraz yaşlandık ama.. bu resmi ve yapımcı Sn. Mustafa Aydemir ve arkadaşlarının yaşadıklarını ve anlattıklarını okuyunca gözlerim yaşarıyor.
    Olay salt bir Atatürk resmi çizmekten ziyade Atatürk ve Kemalizm için neler yapabileceğimizin canlı bir kanıtıdır.
    Askerlikte kimileri için en büyük ödül olabilecek erken terhisi elinin tersi ile itecek kadar…
    Zaten bu insanlar olmasaydı..oluşamasaydı ülkemiz bu noktaya gelemezdi.
    Kendilerine en derin saygılarımızı sunmaktayız.
    Bu konuyu gündeme taşıyan Sn. Sezgin Beye de teşekkür ederiz.

  5. Tevfik Efecinar Says:

    Sezgin Bey,

    Bir harikasınız…Siz sadece muhteşem bir Jeolog değil aynı zamanda muhteşem bir vatanseversiniz….Cumhuriyetimizi kuran Mustafa Kemal Atatürk’ümüzün resmini heryerde olmasa bile biz görüyoruz. Teşekkür ediyoruz size ve sizin gibilere..

  6. Yeşim Karahan Says:

    Kalbimize ve beynimize kazıdığımız ULU ÖNDERİMİZİN portresinin ERZİNCAN dağlarında yer alması kadar, bence bugünkü ve gelecek neslin her bir ferdinin kalbine kazınması gerekli diye düşünüyorum.
    Hem sizin hem de Sayın Aydemir’in ellerine sağlık. Ne kadar güzel bir çalışmayı ortaya çıkartmışsınız.

    Saygılarımla,
    Yeşim Karahan

  7. Bilgin Kaftanoğlu Says:

    Sezgin Bey,

    Bu Dev eseri bizlere duyurduğunuz için teşekkür ederim. Emeği geçen herkesi kutlarım. Büyük Atatürk’ümüzü her yerde ve her şekilde hatırlamalı ve O’nun yolundan ayrılmamalıyız.

    Saygılar.

    Bilgin Kaftanoğlu

  8. Hatice Efe Says:

    Emeği geçenlerin hepsi kutluyorum. Şahane bir eser. Bencede Türkiye’nin tanıtım broşürlerinde yer almasi lazım. Bu eserde emeği geçen bütün komutanlarımıza ve askerlerimize yürekten teşekkürler. Ayrıca bu eseri hepimize ileten Sezgin Bey’ide kutluyorum.

    Hatice Efe

  9. Av.Nermin Yoğurtcugil Says:

    Mustafa Aydemir ve Mehmetciklerimize var ve sonsuz olan şükranlarımı bir kez daha sunuyorum.
    Ancak Sezgin Aytuna’nın bu vefakar ve inanılmaz çabasını gücünü inadını ve ısrarını haz ve onurla izliyorum. ATATÜRK’ümüze olan bağlılığımızın inancımızın haklı onurunu yaşıyorum.
    ATATÜRK GENÇLİGİNİN var olduğunu görmekte hele şu günlerde ayrı bir güvencemiz.
    Sezgin Aytuna’nın çabasına destek olduğumu yineliyor belirlenecek bütçeye katkım olacağını ifade etmek istedim. Düşündümki hepimiz elbirliği ile sponsor olalım. Katılacak çok ATATÜRK genci çıkacaktır.
    Onurla izlediğim çabana ve başta ATAM tüm mehmetçiklerimize emeği geçen vatan evlatlarına tekrar şükranlarımı sunuyorum.
    Saygı ve sevgilerimle.

    Av. Nermin Yoğurtçugil

  10. Ayşegül Serap Keleştemur Says:

    Söylenecek tek bir söz var “MÜKEMMEL” emeği geçen herkesin önünde saygıyla eğilirim

  11. İzzet Hoşgör Says:

    Evet geç de olsa farkedilen ve birçok insanın farkında olmasını sağlayan Sezgin ustama-hocama binlerce teşekkür. Mustafa Kemal’imizin o gururlu bakışının dağlardaki portresi izlenmeye ve görülmeye değer bir yapı.. bizlere düşen bir iş-görev olursa seve seve yaparız..bilgilerinize.

    İzzet Hoşgör, Y.Müh.

  12. Cengiz Özgül Says:

    Sevgili Sezgin
    Erzincan’daki Atatürk Posteri konusu senin sayende topluma maloluyor , tebrik ediyorum ve de teşekkür ediyorum,harika bir iş başardın

  13. Gürkan Yeniçeri Says:

    Sezgin Bey,
    Bu resimden haberimiz olmasına vesile olduğunuz ve yapan kişiler ile bizi bir nevi tanıştırdığınız için teşekkür ederim. Yaptığınız çalışmaların başarı ile devamını dilerim. Umarım belgesel fikriniz bir yerlerde hayata geçer ve yeni nesiller bu eserden ve ressamlarından haberdar olur.
    Saygılarımla.

  14. Muzaffer Siyako Says:

    Büyük insan Atatürk’ün Erzincan’daki muhteşem portresi ile ilgili olarak Sezgin’in yıllardır azimle yaptığı sonuçsuz girişimleri çok yakından biliyorum. İkimizin de üyesi olduğu Yerbilimleri Kurumu’nun Nisan 2008′de yapılan genel kurulunda da konuyu gündeme getirdiğini hatırlıyorum.

    Sonunda Sezgin, binlerce askerimizle birlikte büyük bir çabayla çalışarak bu eşsiz eseri yaratan Sayın Mustafa Aydemir ve diğer emeği geçenlere ulaşmış durumda..

    Portre tanıtımı için belgesel yapılması önerisi desteklenmeli, belki hâlâ dünyadaki en büyük portre olması nedeniyle “Guinness World Records”a başvurulmalıdır.

    Herkesten ilgi beklerken, duraysız bir zeminde, yedi ayrı bölgeden elle toplanan tonlarca taşla yapılmış bu anıtın jeolojik incelemelere bile konu olabileceği düşünüyorum. Bu nedenle üniversite, ve diğer kurum ve kuruluşlardaki ilgili yönetici ve jeoloğların da ayrıca devreye gireceklerini umuyorum.

  15. Fulya Says:

    Emeğiniz, ruhunuz ve sevginiz için bizler size teşekkürü bir borç biliriz.
    Güzel memleketimin taşına toprağına daha niceleri kısmet olsun…

  16. Dr.Sumru Aytuğ Says:

    Sevgili Dostum,
    Fevkalade bir çalışma ve de fevkalade bir fikir yaratmışsın. Ulu önder için
    hepimiz üstümüze düşeni seve seve yaparız. Sponsor konusunda yardımcı
    olmaya çalışacağım.

  17. Feyza Algan Says:

    Nasıl ilgisiz bir toplum olduğumuzun bir kanıtı….koskoca portre orada yıllardır duruyor da, hiç kimse merak edip de bir araştırma yapma gereği duymuyor… hem bir şey üretmeye pek meraklı değiliz, hem de üretilen güzelliklere karşı son derece ilgisiz ve saygısızız… Üstelik bu portre herhangi birinin de değil. Her şeyimizi ona borçlu olduğumuz Atatürk ‘ümüze ait… ama olsun, önünden geçip gidiyoruz…. tıpkı onun ilkelerini de kulak ardı ettiğimiz gibi, pervasızca….Çok teşekkürler bu güzelliği yaratanlara…tüm emeği geçenlere….çok teşekkürler ilgilenip araştıran Dr. Sezgin Aytuna’ ya…

  18. Mustafa Mızıkacı Says:

    Dünyada gelmiş liderlerin en büyüğü Aziz M. Kemal Atatürk’ü herzaman, ebediyete kadar da anacagız yeri ve değeri dolduramaz !. Türk neferi olarak ona olan hayranliğim sevgim ve saygım asla tükenmiyecektir …Dağlara taşlara resminin işlenmesi doğaya yansıması cok hoş .. selamlar..

  19. İsmail Bahtiyar Says:

    Değerli Meslektaşım Aytuna, senin ülke sevgine, azmine, araştırmacı ruhuna bir kez daha hayran kaldığımı belirtmek isterim. Bilmem hatırlarmısın seninle ilk kez 1990 yılında Adıyaman’da Nemrut dağı eteklerinde Cendere kuyusunda karşılaşmıştık. O günden bu güne senin yaratıcı düşüncen, sosyal yaşama bakışın, memleket sevgin, ülkenin zenginliklerine hayranlığın beni mest etmiştir. Bu ülke topraklarında Türk kimliği altında çocuklarımızla bağımsız ve özgürce yaşayabiliyorsak, dinimizi, dilimizi özgürce yaşayıp kullanabiliyorsak bunu Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’e borçluyuz. Bence dünyanın harikalarıdan biri olarak düşündüğüm bu portreyi inşa eden TSK mensupları yanında senin ve eserin tanıtımındaki gayretinde bir o kadar takdire şayandır. Bana bu fotografı 3-4 yıl önce mail yolu ile yolladığını hatırlıyorum. Sevgili Sezgin, seninde üyesi bulunduğun TPJD’nin hazırlamakta olduğumuz 50.yıl kitabında seninde izninle bu fotografını kullanmak isteriz. Ayrıca, TPJD yıllık takviminin ayna kısmında da kullanmak arzusundayız.

    Ülkemizin daha nice zenginliklere sahip olduğunu seninde bildiğin gibi bu ülkenin dağlarını taşlarını adım adım gezen jeologlar çok iyi bilir. Sende bunlardan birisisin ve ilksin. Çünkü seni onlardan ayıran en önemli özellik bu güzellikleri tüm halkınla paylaşan paylaşıldıkçada zevk alan bir kişilikte olmandır. Umarım senin bu gayretlerin diğer yerbilimcilere de örnek olur, onlarda gözlemledikleri eşsiz güzelliklerin tanıtımında Türkiye’nin elçileri olurlar.

    Saygılarımla,

    İsmail Bahtiyar
    Türkiye Petrol Jeologları Derneği Başkanı

  20. Engin Kuruoğlu Says:

    Gerçekten bu güzel ve takdir edilecek , ama gizli kalmış bu büyük çalışmayı bizim de görmemizi sağladığınız için çok teşekkürler. Teşekkürler….Bakalım basın ve yayın organlarımız ne kadar sahip çıkacak!!!.

  21. Hulya Genovese-Ayasun Says:

    Sevgili Sezgin,
    Sen zaten çocukluğumuzdan beri herşeyin liderliğini yapar, bizlerin hamisi olurdun. Böyle bir olayı ortaya çıkarıp başlatmış olduğun bu kampanya için seninle ne kadar iftihar ettiğimi tahmin edersin. Seni bütün kalbimle tebrik ederim. Büyük zorluklarla içinde dağlara taşlara Atamızın resmini yapan hakiki Türk Mustafa Aydemir bey’i ve ona yardımcı ve destek olan bütün Türk Subaylarını ve Askelerini saygıyla kutlarım.

  22. Halil Nadas Says:

    Güzel paylaşımınız için teşekkürler. Ülkemizin her yanında bunca emekle
    yaratılmış Atamıza saygıyı ifade eden eserler varken. TV ye çıkıp Atatürk’ü
    sevmediğini söyleme cesareti gösteren aymazları yetiştiren anne babaları
    ve onları eğitenlere yazıklar olsun, ülke yangın yeriyken iki parça bezin
    derdine düşenlere yazıklar olsun. Bu portre sonsuza kadar orada yer alacak ama onlar ne kadar yerlerinde kalacak.

  23. Erhan Yalçın Says:

    Dünyanın her zaman kabul ettiği büyük lider ATATÜRK’ün 26 yıldır var olan ancak çok kimsenin bilmediği bu şahane eseri bizlere sunduğunuz için ayrıca bu konudaki inanılmaz mücadelenizi tebrik ediyorum, kısaca sizi minnettarız.
    İnanıyorumki bu güzel ülkemizde sizin gibi vatan severler var oldukca ulu önderimizin daha nice devasa portrelerini yapar birilerinin gözüne sokarız.
    Ulu önderimize olan sevgimizi ve bağlılığımızı her daim canlı tutmalı büyük bir sevgiyle yaşamalı ve yaşatmalıyız.
    Yapımında emeği geçen tüm herkese teşekkürleri bir borç biliriz.

  24. Cem Özbalçık Says:

    Teşekkürler Sn. SEZGİN AYTUNA
    Böylesi bir dönemde ATATÜRK sevgisini tekrar hatırlattığınız için…

  25. Hıfzı Deveci Says:

    Bu kimselerin bilmediği dağlardaki ATATÜRK Portresi; Newyork’taki Özgürlük Heykeli ya da Rio’daki İsa heykeli kadar ilgiyi hak ediyor. Sezgin senin zahmetin ve çabaların sonucunda umarım ki böyle bir ilgi oluşur. Bu eseri meydana getirenlere ve bilinmesini sağlayan sana teşekkürler..

  26. Ömer Yavuz Says:

    Çok değerli ve başarılı bir çalışma. Emeği geçenlerin ellerine sağlık.
    Ömer Yavuz

  27. Cengiz CELEBI Says:

    Böyle bir eserden bugüne kadar bihaber olmak beni bir TÜRK olarak utandırdı. Ama sayenizde bu eseri görmüş olduk. Bu şaheseri meydana getirenlerin eline ve yüreğine sağlık olsun. Sezgin ağabey, bu konuda bizleri bilgilendirdiğiniz için sizide tebrik ederim.
    Cengiz Çelebi

  28. Maria Kaban Says:

    Değerli Sezgin Bey!
    Gerçekten bu fotoğraflar şaşırttı beni. Bizzat kendim de Erzincan’a gittiğim için, bu eser hakkında nasıl olur da, hiç birşey duymadım diye, üzüldüm..Kesinlikle belgesel konusunda size katılıyorum! Herkesin bilmesi ve en önemli, görmesi gereken bir eserdir bu. 27 yıl içinde bir sembol haline gelmesi gerekirken, unutuldu…Dilerim ki, bir gün çabalarınızın karşılığını alır ve bütün Türkiye’ye 3000 askerin emeğini sergileme fırsatı bulabilir, bu vatanın kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’ü tekrar yüreklerinde canladırırsınız.
    Saygılar ve selamlar!
    Maria Kaban

  29. Kubilay Kumsal Says:

    Sezgin Bey,

    Bu konuda niye memlekette kimsenin bilgisi olmaz, hayretler içerisindeyim. Böyle bir görsel güzelliği ve sanat eserinin varlığından insanımızı haberdar ettiğiniz için minnetarız.

    Saygılarımla
    Kubilay Kumsal

  30. İrfan Tetik Says:

    Sezgin bey, Mustafa bey,
    51 yaşımı dolduralı 3 ay oldu. Halen elektronik mühendisi olarak çalışmaya çalışıyorum. Emekliliğime az kaldı. Resim ve mesaj bana 27 haziran 2008 geldi ve 3 gündür google earth -Erzincan – Sezgin Aytuna- Mustafa Aydemir’i aramadayım. Trafiğim karışmış vaziyetteyim. Fırsat buldukca bilgi toplamaya çalışıyorum öğrendikce gördükçe, heyecanım artıyor her bulduğum bilgiyi çevreme aktarmaya çalışıyorum. Hâlâ bu olayın hiç bir kahramanı ile muhatap olamadım. Öncelikle size, onu Türkiye’ye gömülü olduğu açık hava mezarlığından çıkarıp farkettiren değerli insan bilim ve haysiyet adamına, sayın Aytun’a çok teşekkürler ve bu muhteşem anlamlı muazzam eserin muessiri bir “Çılgın Türk” Mustafa Aydemir ve katkı sağlayan komutanları, o günlerin üç binlerce gönüllü erleri, sivilleri kim varsa bir damla boya, kireç, minik bir çakıl taşı kim ne kattıysa herkese çok çok teşekkürler. Hepinize minnet duyuyorum. Böyle gurur verici bir sanat ve emek abidesine Türkiye 26 senedir sahip ve sevgili Erzincan bile bundan habersiz.!! Bu olay çok abes, çok acı geldi bana. Çok üzüldüm…Bize istiklal şairimiz Mehmet Akif’i hatırlatan vakur tavır hoş etti gönlümü “”..Paşamız, resim bitince ödül olarak, benim (ve ekibimin) tezkerelerini imzalayıp bizlere verdi. Ayrıca benim bu portreye imzamı atmamı emretti. İlk defa bir emre karşı gelerek bunların hepsini reddettim ve askerliğimden normal süresinde terhis oldum. Çünkü ben bu resmi bir ödül almak için değil, özgürlüğümüzü borçlu olduğumuz kişiye minik bir borç ödeyebilmek için hayal etmiştim. Ayrıca bu resme küçük bir taş koyanı o resme gönlünü bağlayanı da düşünerek ona bir imzayla tek başıma sahip çıkmak istemedim. Bugün de olsa aynı şeyi yaparım. ..”” diyen sözlerin sahibi yigit Mustafa Aydemir’i kutlar tüm katkı sağlayan kahramanlara tekrar teşekkür ederim.
    İrfan Tetik

  31. Yaşar Kesgin Says:

    Sezgin Bey;

    Yıllar sonra Atatürk’ün portresini gördükten sonra askerlik yıllarımı hatırladım. Portre hazırlandıktan sonra 2003 yılında 1 aylık kısa askerlik dönemimde birkaç kez bizi talim ve bazı yerlerini tamir için portreye götürmüşlerdi. Portrenin içine girince ortalık siyah beyaz taşlarla bezenmiş bir görünümde. Nöbetlerimdede sürekli portreyi seyrederdik.

    Böyle güzel bir olayı güncellemeniz ve tanıtmanız süper bir olay sizi kutluyorum.

    Saygılarımla

    Yaşar Kesgin

  32. Ayşe Borucu Says:

    Sayın Aytuna,
    Diyecek söz bulamıyorum. Aslında üzülüyorum, bunca yıl hiç kimsenin bu harika yapıtı merak etmediğinden, kim yaptı , nasıl yaptı diye…
    Üzüntüm şundandır- acaba bir çok şey gibi bir iki hafta sonra bu da unutulmaz mı…
    Size gönülden teşekkürler. Şuna inanıyorum ki; sizin gibi, benim gibi nice Ata sevgisiyle dolu insanımız var.Bu portrenin belgeselini mutlaka yapacağımıza eminim.
    Saygılarımla
    Ayşe Borucu

  33. Ş. Can Genç Says:

    Sezgin bey sizi ve bu devasa portreyi dağlara kazıyan-çakanları gönülden kutlarım. “Gözden ırak olan gönülden de ırak olur” Atasözünü anımsayarak Atatürk’ümüzün gözlerden ırak olmadığını/bırakılmadığını görmekten sevinçliyim. Özellikle içinde bulunduğumuz zaman diliminde böyle güzelliklere gerçekten ihtiyacımız var.
    Portrenin yapılışının üzerinden oldukça uzun bir zaman geçmiş ve yapılmasına emek veren kişilerden bazıları bugün yaşamıyorlar. Hal böyleyken; “bilmem ne” futbol takımının yaptırdığı bir flamanın veya “bilmem kim” adlı bir kişinin bıyıklarının çok uzun olması medyamızda konu olmaktayken bu portrenin varlığının bile duyurulmamış oluşu garip değil mi?
    Filanca mankenin dudaklarına silikon sıktırması tüm ülkece gayet güzel bilinirken bu portrenin varlığından çok çok az sayıda insanın haberdar olması garip bir tezat değil mi?
    Dileğim; Cumhuriyetimizin kurucusu Ulu Önder Atatürk’ün portresinin dağlara kazılı olması yanında O’nun devrimlerinin ve fikirlerinin, bizlere salık verdiği yaşam tarzı ve korunması gereken değerlerin tüm gönüllerde kazılı olmasıdır.
    Saygılarımla.

  34. Mustafa Usta Says:

    Eserin fikir babasından, izin veren komutanlarımızdan, gönüllü çalışıp emek harcayan askerlerimizden, buraya nakledip unutulmamasını sağlayan duyarlı Türk Vatandaşı Sezgin Aytuna’dan Allah razı olsun.
    Mustafa Usta

  35. Erzincanlı Says:

    Çok güzel, böyle bir memleketin çocuğu olduğum için mutluyum.

  36. irfan tetik Says:

    Erzincan Vakfı, Tandırbaşı Dergisi yöneticisi – Sn. Av. Bekir Ekinci beyi bu dev heyecanı duyurduğu için kutluyorum. Can Erzincan’dan da, bu ülkenin orta yaşlı bir aşığı veya garip seveni olarak bütün vatan sathından beklediğim gibi biraz daha canlanma bekliyorum. Saygılarımla.

  37. Osman Otoman Says:

    Sevgili kardeşim mükemmelin de üstünde. Bunu görmemekten ve duymamaktan çok hayıflandım suçlu gibi hissediyorum kendimi. Çanakkale şehidi Miralay Hakkı bey’in ve onun oğlu babam senin de öğretmenin merhum Em. Albay Murat Doan da müthiş gururlanırlardı. Onlar ve Atatürk bizim diyenler adına teşekkürler.
    Osman Otoman

  38. muzi Says:

    Sezgin Bey,
    Bizleri böylesine güzel bir çalışmayla buluşturduğunuz için teşekkür etmemle birlikte bu buluşmamın geç kalmışlığından dolayı lütfen sitemlerimi de iletmeme izin verin. Böylesine güzel ve anlamlı çalışmanın duyurusu da geniş kapsamlı olsaydı diye düşünüyorum. Teşekkürler. Emeği geçen herkesin eline sağlık.
    Muzi

  39. Mazlum Kosma Says:

    Sayın Aytuna,

    Ben de askerliğimi 1981 de, 4 aylık kısa dönem olarak Erzincan’da yaptim, henüz böyle bir portre yoktu o zaman.

    Bu harika çalışmaya emeği geçen tüm askerleri, ve fotoğraf ve belgesel çalışmalarınızdan ötürü de sizi kutlarım.

    Saygılar,

    Mazlum Kosma
    Georgia Eyaleti Turk Amerikan Kultur Dernegi Baskani
    Atlanta, Georgia, USA

  40. Haludun Levetoğlu Says:

    Sezgin bey,

    Gösterdiğiniz sosyal duyarlılık tadire layık. Bunun yanında olaydaki emek düşünülünce önemi daha da artmakta şüphesiz. Atatürk’ün ebediliğinin dünyaya birkez daha kazınması zaten paha biçilmez vatan toprağını daha değerli kılmıştır inancındayım. Gönlüm isterki okul yıllarında felsefeleride öğrencilerin beynine hiç çıkmayacak desturlar olarak eklenebilsin.

    Emeği geçen herkezi kutluyorum.

    Saygı ve Sevgiler.
    Haludun Levetoğlu

  41. Nur Sağlamer Says:

    Sezgin bey,
    Size Mustafa Aydemir’in bir başka özelliğini de ben anlatmak isterim. Sevgili arkadaşım Mustafa ile yıllardır görüşürüz. “Ben Bir Türk Zabitiyim” isimli belgesel kitabı sayesinde tanıştık ve dost olduk. Kumluca Antalya’da bir deniz müzesi yapmak için Belediye başkanı ile görüşmeden dönerken tesadüfi olarak “-Erzincan’ da da önce beni anlamadılar”, dediğinde birden ona dönüp -o portreyi sen mi yapmıştın? diye sorduğumda sanki bir sırrı saklamayı becerememiş gibi “-evet ben yaptım”, dedi. Bunca zaman içinde bir gün ağzını açıpta “-bu resmi ben yaptım”, diye bir şey anlatmamıştı. O gün saatlerce ona başından sonuna anlattırdım. Ben, eşim ve arkadaşlarım akşam yemeği saati çoktan geçmiş olmasına rağmen saatlerce Mustafa’nın heyecanlı hikayesini dinlemek onuruna eriştik. Mustafa gerçek anlamda bir kahramandır. Böbürlenmeyen, mütevazi ve daha bir çok kahramanlıklara gebe ruh ve akla sahip özel bir insandır.
    Nur Sağlamer

  42. Duygu Bulut Says:

    Diyecek bir şey yok müthiş. Keşke herkes sizin gibi Atatürk’ümüze sahip çıksa..
    Duygu Bulut

  43. Ahmet SOYAK Says:

    Bu muhteşem eserde bizzat emeklerini ortaya koyanlar ve bu eseri çok yıllar sonra dahi olsa bize tanıtımına katkıda bulunanlara sonsuz minnet duygularımı sunarım.
    Yaşasın ATATÜRK , yaşasın Türkiye Cumhuriyeti.
    A.SOYAK

  44. Osman Samur Says:

    Sevgili Sezgin Aytuna,
    Bu güzel eseri ve portreyi tespit edip fotoğrafını çekmeniz bile ince ruhunuz sanata olan aşkınızın ispatı ve delilidir, tebrik eder belgeselinizin gerçekleşmesini canı gönülden dilerim.
    Osman Samur

  45. Umut Küçükkabak Says:

    Bir insanın idealleri, bir milletin onur savaşına dönüşüyor.

    Seneler geçiyor… Artık hür olan milletin askeri; kendi hayalleri ile yüce insanı anıyor ve doğaya meydan okuyarak O’nu ölümsüz kılıyor.

    Yine seneler geçiyor… Merak etmeyi bilen, araştıran, topluma hizmeti seven çok değerli Dr. Sezgin Aytuna bu hikayeyi farkediyor.

    Teşekkürler Sn. Mustafa Aydemir ve teşekkürler Sn. Sezgin Aytuna…

    Bugün 10 Kasım. Bizler hala O’nun eserinde, O’nun izinde, O’nun ilkeleriyle yaşıyoruz.

    Sevgilerimle,
    Umut Küçükkabak

  46. Mehmet KÜÇÜKKABAK Says:

    Sevgili hocam Sezgin AYTUNA;

    ATATÜRK’ün Dev portresi için yıllardır bıkmadan verdiğin uğraşa teşekkürler.
    Sanırım Ulu Öndere harcanan uğraşılar asırlar sürsede feda olsun.
    Ancak hocam Atamızın ölümünün 71. yıldönümünde durum hiç içacıcı değil.
    Dev portrenin gündeme getirilmesinde, projelendirilmesinde ve yapımında
    emeği geçen herkese sonsuz sevgi ve saygılar sunarım..

    Mehmet KÜÇÜKKABAK

  47. Eyüp ASLAN Says:

    Sezgin Bey,

    Ben Emekli Topçu Albay Eyüp ASLAN, bir zamanların Erzincan dağlarında kuş uçurtmayan Teğmen Eyüp ASLAN’ı. (1982 Ağustos, Eylül)

    Er Mustafa AYDEMİR hayal etti, erinden generaline kadar binlerce asker Atatürk’ümüzü Erzincan dağlarına kazıdı,
    ve……
    Bir Atatürk ve vatan sevdalısı Sezgin AYTUNA Bey, bu muhteşem eserin önemini fark ederek, Atatürk’ümüzü beyinlere ve ruhlara kazımaya çalışıyor.

    Bu eseri hayal eden kadar, bu eseri Türkiye ve dünya gündemine taşımaya çalışan Sezgin AYTUNA Beye sonsuz teşekkürlerimi sunuyorum.

    Sevgili Mustafa AYDEMİR, binlerce asker gibi bizim de her gün boş boş baktığımız Erzincan dağlarına farklı bir gözle baktı. Yüreğinden gelen bir sesle o dağlarda ATATÜRK‘ün kendisine dik dik baktığını fark etti. Gece uyurken, yolda rap rap yürürken, eğitim alanında ter dökerken, ve eğitim arasındaki dinlenme molalarında elindeki çayını yudumlarken, hep o dağa baktı ve hayal etti.

    Hayal etmekle kalmadı, hayalini projelendirdi, komutanlarını ikna etti. Bana göre projenin en zor safhası da buydu. Önce tabur Komutanı Binbaşı Yılmaz BAHAR’ı, sonra da Tugay Komutanı rahmetli Tuğgeneral Hidayet GÜNGÖR’ü ikna etti ve inandırdı.

    Bendeniz de Orta/Ağır Topçu taburunun en çömez teğmeni, Teğmen Eyüp ASLAN olarak, projenin dağlara kazınması aşamasında bir bakıma taşaron olarak görev yaptım.

    Tükürükle havuz doldurmak ne kadar zor ve akıl almaz bir işse, Atatürk‘ümüzün bu muhteşem portresini dağlara kazımak da o kadar zordu. Bu işe yüreğini katmış binlerce vatan evladı Mehmetçik, elindeki harç tenekeleriyle, susuzluktan çatlamış dudaklarıyla, bacakları titreye titreye, yamacı ine çıka, Atatürkümüzü dantel işler gibi dağlara işlediler.

    Teğmen Eyüp ASLAN ne yaptı?
    Harç tenekesiyle yamaçtan inip çıkmak dışardan görüldüğü gibi kolay bir iş değildi. İki kez yamaçtan inip çıkan asker, üçüncü, dördüncü, beşinci seferden “Nasıl kurtulurumun?” hesabını yapıyordu. Teğmen Eyüp ASLAN sadece bu zor işten kaytarmak isteyenlerin kaytarmalarına fırsat vermedi.

    Erzincan dağlarında komutan kimdi belli değildi. Er Mustafa AYDEMİR mi, Binbaşı Yılmaz BAHAR mı, Teğmen Eyüp ASLAN mı, Tuğg. Hidayet GÜNGÖR mü?

    Er Mustafa AYDEMİR, bize o günkü ödevimizi ve işimizi veriyor, biz de çömez bir teğmen olarak, ödevimizi bitirmek için, var gücümüzle çalışıyorduk. Olacak şey değil. Askerlik kurallarına tamamen ters bir uygulama.

    Tarihte örneği olamayan bir çalışma şekli. Ama oldu.
    Çünkü herkes birbirinin yüreğindeki vatan ve Atatürk sevgisine güveniyordu.

    Yapımında emeği geçenler kadar bugün de bu dev esere sahip çıkıp maddi ve manevi destek veren herkese sonsuz teşekkürlerimi sunuyorum.

    Eyüp ASLAN
    Em. Top. Alb.

    • HASAN ARI Says:

      1982 AĞUSTOS EYLÜL AYLARINDA 59 TOPÇU TUGAY ORTA AĞIR TABURU 1. BT KISA DÖNEM ERLERİNDENİM, ATATÜRK ÜN İMALATINDA BİZİMDE EMEĞİMİZ OLDUĞU İÇİN DÜNYA NIN EN ŞANSLI ASKERLERİNDENİM DİYEBİLİRİM . HEPİNİZİ FACE DE 59 TOPÇU TUĞAY-TÜMEN HAYRANLARI SAYFASINA ÜYE OLMANIZI BEKLERİM
      BATARYA KOMUTANIMIZ YZB YÜKSEL MERTOĞLU NA TŞK EDERİZ.
      HASAN ARI, SMMM MERSİN
      hasanarismmm@hotmail.com

  48. hıfzı deveci Says:

    Sezgin,
    Arkeologlar nasıl ki yüzlerce-binlerce yıl önce insonoğlunun meydana getirdiği eserleri gün ışığına çıkarıyor, onları insanlığın ortak zenginliği haline getiriyorlarsa, Sezgin AYTUNA’nın çabası da buna benziyor. Yüzlerce yıllık bir bilinmezlikten değil belki, ama 27 yıl da böyle bir eserin gözlerden uzak kalması için uzun, çok uzun bir süre.

    Eser başlıbaşına bir inanç, inat, kararlılık ve ATATÜRK sevgisi abidesi, ressamı ve mehmetçikler her türlü övgüyü hakediyorlar. Ama bunun şimdi, tam da bugünlerde, ATATÜRK‘ü unutturmak için olağanüstü çabaların gösterilmekte olduğu günümüzde ortaya çıkması mutlu bir tesadüf olabilir.

    Sezgin AYTUNA’nın çabası da pek çok bakımdan övgüye layık. Birincisi, bize bakmakla görmek arasındaki farkı anlatıyor. 27 yıl boyunca, kimbilir kimler, o dağlarda dolaştı, karayolculardan keklik avcılarına kadar, ama sadece baktılar Sezgin AYTUNA gördü. İkincisi, Bu esere şimdiye kadar kimsenin hakettiği ilgiyi göstermediğini, yani kollektif ayıbımızı yüzümüze vuruyor. Kültür Bakanlığı, Tarih Kurumu, Genelkurmay… Özellikle de Genelkurmay. Üçüncüsü, kendine inanan insanların neler başarabileceğini gösteriyor. Ki, bunun en veciz ifadesi yine bir kışlanın kapısında yazılıdır:

    HİÇBİR MAZERET, BAŞARININ YERİNİ TUTAMAZ.

    Yapımında ve bilinmesinde emeği geçenlere teşekkürler.
    Hıfzı Deveci

  49. Bahadir Samur Says:

    Değerli büyüğüm Sezgin Amca,

    Erzincan’dan kilometrelerce uzakta yaşamanıza rağmen bölgeye gidip, böylesine yoğun emek sarf edilmiş önemli bir çalışmayı gözler önüne sermenizden dolayı sizi kutlarım. Sürekli sorunların tartışıldığı bir ülkede, ülkemizin güzelliklerini ve değerlerini ön plana çıkaran bu tarz çalışmaları insanlarımızın gözü önüne serdiğiniz için ayrıca teşekkür ve tebrik ederim. Portrenin anlamını ve önemini zaten konuşmaya gerek yok. Zaten bunu tartışanlar önce kendilerini gözden geçirmeliler. Bu ülkede sizin gibi yol göstericiler ve bizim gibi Atatürkcü ruhla ve düşünceyle yetişen gençler var olduğu sürece, hiçkimsenin ne portrelerini dağlardan, ne de fikirlerini akıllardan silmeye gücü yeter. Umarim çalısmalarınızın devamı ile bu eseri daha geniş kitlelere ulaştırma imkani bulursunuz.

    Bahadir Samur.

  50. GÖKŞİN SANAL Says:

    SAYIN DR. SEZGİN AYTUNA,
    ERZİNCAN DAĞLARINDAKİ BU DEV PORTREYİ GERÇEKLEŞTİRENLERİ
    VE BELGESELLEŞTİRMEK İÇİN YILMADAN ÇABA GÖSTEREN SİZİ
    GÖNÜLDEN KUTLUYORUM. ATATÜRK, BUGÜNKÜ TÜRKİYE’YE ORADAN
    BAKIP ACI ACI GÜLÜMSÜYOR OLMALI… HERŞEYE RAĞMEN, SİZLERİN
    VARLIĞI BİRER UMUT IŞIĞI GİBİ.
    GÖKŞİN SANAL

  51. Alper Samur Says:

    Büyük Önder Sezgin Amca,

    Bu dev olayı 27 yıl sonra günışığına çıkarmanız ancak “ÖNDER” sıfatıyla ödüllendirilebilir. Gerçekten de dünyada en çok uğraşılan, yıldırılmaya ve yıpratılmaya çalışan bir ülke için; birliği, beraberliği ve dirilişi simgeleyen bu portre, ülkeyi O’nun izinden saptırmaya çalışanlar için de çok büyük bir ders olmuş. Sizin gibi değerlerden nice projeler ve fikirler bekliyoruz. Umarım bu tip olaylar milyonları harekete geçirir ve bilinçlendirir. Belgeseliniz için bol şans dilerim ve çok çok teşekkür ederim.
    Saygılarımla…
    Alper Samur

  52. A.Erhan Aytaç Says:

    Ulu önder Atatürk‘e, onun fikir ve görüşlerine çok daha fazla ihtiyaç duyduğumuz şu günlerde yapımında ve tanıtımında emeği geçenlere, sonsuz teşekkürler. Unutmayalım, Unutturmayalım.
    A. Erhan Aytaç

  53. Serpil Teymur Pinçe Says:

    Sezgin Bey,
    Sizden bu portreyle ilgili bir sunuyu daha önce de e-posta olarak almıştım. Ve o zaman demiştim ki: “Bu bilgiler keşke daha fazla kişiye ulaşabilse.”
    Ne güzel! Bu sayfayı oluşturarak bunu da yapmışsınız. Sizi yürekten kutluyorum. Size ve bu eseri ortaya koyan Mustafa Aydemir,
    Hidayet Güngör, emekli albay Yılmaz Bahar, Eyüp Teğmen ve emeği geçen tüm askerlerimize gönülden teşekkurler…

    Var olun, sağ olun!
    Serpil Teymur Pinçe

  54. Cem Akkılıç Says:

    Ben, bu harika çalışmayı yerinde görmüş bir kişiyim. Ne kadar değerli ve yıllardır bozulmuyor. Atatürk düşmanlarının çoğaldığı ve kendilerini Atatürkçü gibi gösterenlerin gericilere hoşgörü gösterdiği bu karanlık günlerde böyle değerli eserlere ihtiyacımız var.

    Blog sahibini yürekten kutluyorum bu başlık için.

    Cem Akkılıç Cemology Onuncu köy

  55. Burhan Güven Says:

    Dr.Sezgin Aytuna’nın İstanbul Kültür Üniversitesinde yapacağı sunum ile ilgili haber sitemizde yayınlanmıştır.Bilginize.
    http://www.erzincanhaber.com/habergoster.asp?id=4725

  56. CANAN KAVGA Says:

    SEVGİLİ HOCAM,
    Bugün (21 Aralık, 2009) İstanbul Kültür Üniversitesi’nde yapmış olduğunuz konferansınızla bizleri onurlandırdınız…
    Sizin gibi bilinci açık, Vatan-Millet sevgisinin, bütünlüğü, birliğinin öneminin bilincinde yaşayan, Ulu Önder Atatürk‘ün ışığında yürüyen aydın insanlara günümüzün gençleri olan bizlerin eskisinden daha çok ihtiyacı var…Bugünkü heyacanınızla beni çok duygulandırdınız, gözlerinizdeki mutluluğu görmemek mümkün değildi. Umarım istediğiniz belgeseli en kısa süre içerisinde gerçekleştirirsiniz. Gelişmelerden haberdar olmak için sizi sık sık rahatsız edeceğim sanırım…
    SAYGILARIMLA…

  57. yakup özçelik Says:

    Sezgin Bey,
    1983 te Erzincan’da kısa dönem askerlik yaparken gördüğüm bu değerli eserin hikayesini yıllar sonra sizden detaylarıyla öğrenmek beni gerçekten sevindirdi.
    Bana uzaklardan memlekete digital de olsa bir seyahat yapmak ve sadece Erzincan’daki askerlik günlerimi değil, Karadeniz Dağları’nda o güzel ekiple birlikte geçirdiğimiz günleri de hatırlamak fırsatını verdi.
    Teşekkürler,
    Kolombia’dan selamlar
    Y Özçelik

  58. Bayram ASLAN Says:

    Ben de askerliğimi 1981 de, 4 aylık kısa dönem olarak Erzincan’da yaptim, henüz böyle bir portre yoktu o zaman.
    Kalbimize ve beynimize kazıdığımız ULU ÖNDERİMİZİN portresinin ERZİNCAN dağlarında yer alması kadar, bence bugünkü ve gelecek neslin her bir ferdinin kalbine kazınması gerekli diye düşünüyorum
    Vatanımız, Türk Milleti’nin eski ve yüksek tarihi ve topraklarının derinliklerinde varlıklarını sürdüren eserleri ile bugünkü yurttur. Vatan hiçbir kayıt ve şart altında ayrılık kabul etmez ve bütündür.
    Bu eserde emeği geçen bütün komutanlarımıza ve askerlerimize yürekten teşekkürler.
    Antalya’dan Bayram ASLAN

  59. Toprak KARABABA Says:

    Yapımında emeği geçen herkeze ve bizi bu değerli eserle buluşturan Sezgin Bey’e sonsuz teşekkürler. Bugün ve yarın bizler, Atatürk’ümüzün bizlere bıraktığı en büyük eseri olan Türkiye Cumhuriyetini korumak, onun fikirlerini anlamak ve anlatmak zorundayız.
    Teşekkürler,
    Toprak KARABABA

  60. Atila Sefünç Says:

    Merhaba Sezgin Hocam,

    Seni 1985’de Adıyaman’da başlayan TPAO-ARCO ortak projesi için gerçekleştirilen sismik çalışmalarda tanımıştım. Daha sonra da Batı Karadeniz projesinde beraber çalıştık. Bizlere ve gençlere ATATÜRK’ü hatırlattığın için minnettarım. Bu eseri ortaya çıkaran komutanlarımızı ve askerlerimizi yürekten kutluyorum.
    Ayrıca fotoğrafların cok güzel.

    Teşekkürler

    Atila SEFÜNÇ

  61. İSMAİL GÜR Says:

    SN. MUSTAFA AYDEMİR’E SONSUZ TEŞEKKÜRLERİMİ SUNARIM. BENDE ERZİNCAN’DA ASKERLİK YAPTIĞIM ZAMANLARDA SAYIN HOCAMIN YAPTIĞI BU ESERE BAKARAK ÇOK NÖBET TUTTUM..

    NE ACIDIRKİ BU RESMİN MUSTAF BEYİN YAPTIĞINI İLK DEFA ÖĞRENİYORUM VE ERZİNCAN’DAKİ ASKERİ BİRLİKTE BU RESMİN İKİ KARDEŞ ASKERLİK GÖREVİNİ YAPARKEN YAPTIKLARI VE ÖDÜL OLARAK TERHİS EDİLDİKLERİ, MEMLEKETLERİNE DÖNÜŞTEDE KAZA SONUCU VEFAT ETTİKLERİ VE BUNA BENZER BİR KAÇ HİKAYE DUYMUŞTUM..

    SN.GARNİZON KOMUTANIMIZIN BU DÜNYA ÇAPINDAKİ ESERİN NASIL VE KİMLER TARAFINDAN YAPILDIĞINI ASKERİ BİRLİKLERE YAYINLARLARSA BENCE ÇOK İYİ OLUR.
    SAYGILARIMI SUNUYORUM.
    İSMAİL GÜR

  62. Ayla Ediz Says:

    Mükemmel bir Portre, tüm emeği geçenlere teşekkürlerimi sunuyorum. Atatürk`un Portresini ancak büyük bir sevgi emeğe dönüştürür ve de dönüştürmüş.
    Teşekkürler Atatürk çoçuklarına, gençlerine ve tüm sevenlerine.
    Saygılarımla,
    Ayla Ediz

  63. ilknur köseoğlu Says:

    sayın Sezgin bey,
    Sizin nezdinizde Mustafa bey’i tebrik ediyorum..Nasıl derin bir mana ve duyguyla bu işe başladığını düşünüyor ve duygulanıyorum, beynine ve ellerine sağlık…Böyle bir eseri bizlere tanıtma çabanızdan ötürü size de teşekkürlerimi sunuyorum.
    İlknur Köseoğlu.

  64. Hulya Genovese-Ayasun Says:

    Sezgin,
    Belki biliyorsundur benim Atamıza olan duygularım çok derinlere gider. Daha Mustafa Kemal iken 19 Mayıs 1919 büyük taaruzunu hazırlamak üzere Samsun’a gelir. Dedem Remzi Şahin, o zamanlar Şahinzadeler olarak tanınır ve oranın eşrafindandır. O zaman Atatürk ve arkaşlarını misafir edebilecek kadar büyük bir evde oturmaktadır. Misafirlerini ağırlamak üzere ev ahalisini, hizmetkarlar hariç Istanbul’a gönderir ve kendisinde bir akrabasının evine giderek bütün evin kullanınımı büyük Ataya bırakır. Bu misafirpervereliğine karşılık Mustafa Kemal evden ayrılıken dedeme ithafen bir teşekkür mektubu yazar ve yazdığını altın dolma kalemini de ona bir hatıra olarak, o notunun üstünde bırakır. Ayrıca dedemin evinin önünde mahiyeti ile birlikte bir hatıra resmi çektirip onu da dedeme armağan eder. Bütün bunlar şu anda Şişli Atatürk Müzesinde, o resmin ve mektubun kopyalarıda bizim aile fertlerinin duvarlarına bugün bile asılıdır (ben dahil).

  65. Teoman Arcak Says:

    Dr. Sezgin Aytuna ile özel yakınlığımdan bu konuyu önceden biliyordum. Ancak ayrıntıların çoğunu, “Dağdan Bakan Gözler” kitabını okuyunca yeniden tazelemiş oldum. Gerçekten azim, sabir ve üstün istenç gücü ile kotarılmış bir başarı. Burada TSK etkenini de saygıyla anmak gerekir: Bir baska resmi kurumla muhatap olunsaydı, burokratik sorunları aşmak – iyimserliğimizi koruyarak “imkansız” demeyelim ama- çok daha zor olabilirdi (Mehmetciğin fahri vede özverili emeği de ayrıca övülmeli). Tüm katkı sahiplerine; başta proje muellifi ve yapımcısı – Mustafa Aydemir- kardeşimize sonsuz teşekkürler..
    Teoman Arcak

  66. Ayla Aytuna Congar Says:

    Yalnız bu portreyi yapanları değil, sizi de kutluyorum. Siz olmasaydınız haberim olmayacaktı.

  67. Zehra Ata Says:

    Sayın Mustafa Aydemir’i bu kıymetli eserinden dolayı ve de bunu hayal edebilmek bile birçok kişinin aklına gelmezken bunu icraata döktüğü için kendilerini kutluyorum. Ve tabii ki Sezgin Aytuna’ya bu çok değerli ve emekli eseri, ilginiz ve merakınızla insanların bilgilerine sunduğunuz için size de gönülden teşekkürler..

    Zehra Ata

  68. adil aksu Says:

    1982 yılında bende bu çalışmanın içindeydim, 4 sefer bende dağa çıktım. Bu eserde benimde katkım olmasından dolayı gururluyum çocuklarıma gururla söylüyorum. Tüm emeği geçenlere teşekkürler

  69. Atatürk Posteri Says:

    Son gelişmeler » Dünya’nın en büyük portresinin ATATÜRK‘ümüzün portresi olduğunu biliyor muydunuz? Fotoğraflarını aşağıda görebileceğiniz 7500 metrekare (176m x 43m) alan kaplayan dev ATATÜRK portresi, 1982 yılında Erzincan’da kısa dönem askerlik görevini yaparken Ressam Mustafa Aydemir tarafından hayal edilmiş ve projelendirilmiştir. Bu projeyi 30 günde ve hiç para harcanmadan yapacağını iddia ettiği, projesini.
    Güzel bir blog sayfası olmuş. Teşekkürler.

  70. Şener Ergunsü Says:

    Mustafa Aydemir’i tanımaktan son derece mutlu biriyim. Turgut Özakman’dan sonra gelen ikinci Çılgın Türk diyebilirim. Güzel sanatlar akademisi yüksek resim bölümünü bitirmiş olan Mustafa Aydemir,aynı zamanda Bröveli dalgıçtır.”Ben bir Türk zabitiyim” adlı
    belgeselin yazarıdır. Bu belgesel de I.Dünya Harbi sırasında Mustafa Ertuğrul adlı bir topçu teğmenin 1915 senesinde Kaş ve Kemer’de İngilizlerin Ben My Cheery adlı uçak gemisi ile Fransızların Paris II ve Aleksandra adlı kuruvazörlerini nasıl batırdığını yazmaktadır. Kendisi ATATÜRK sevgisi ile yanıp tutuşan, yaptığı eserleri tanıtmaktan sıkılan ve utanan çok mütevazi bir yapıya sahiptir. Daha birçok özelliklere sahip bulunan bu evladımızı bağrımıza basıp onu ve eserlerini genç kuşaklara tanıtıp desteklememiz bir vatan borcudur.

CANAN KAVGA için bir cevap yazın Cevabı iptal et